Benim için çok ayrı bir yeri olan yazar Murat Menteş bu kitabında ölü yazarlarla sohbet ediyor. Farabi'den Hacı Bektaş-ı Veli'ye, Bukowski'ye on bir müteveffa yazarla diyalog kuruyor. Hakan Karataş ise enfes resimleriyle bu diyalogları bazen tamamen çizgi öyküye dönüştürmüş, bazense bu konuşmaları bir illüstrasyonla taçlandırmış. Ortaya bir çırpıda okunan bir edebi, felsefi şaheser çıkmış.
"...Toplumsal hayaller gerçekleşmez, çünkü insanların hayallerinde ne olduğunu 'bilemeyiz'. Yani sizin hayalinizdeki cennet ile benim hayalimdeki cennet farklı.
Bu durumda?
Cennete gittiğimizde ikimizden biri çok şaşıracak..." (Fuzuli)
"...Tasavvuf bazen bir hobi, bazen de bir moda artık. Sizin için anlamı neydi tasavvufun?
Tasavvuf, zihnini boşaltmak, iki elindekileri bırakmaktır. Kuyuya düşerken ne yapılırsa, onu yapmaktır..." (Hacı Bektaş-ı Veli)
"...Günahkarlık, kişinin günah işlediği varsayımından ibarettir. Mutsuzluğu da, mutluluğu da ablukaya alır günah. Zehirlenmekten farksız. Ancak din adamlarının kılavuzluğuyla kurtulabileceğine inanırsın. Onlara boyun eğersin. Senin günahların sayesinde, onlar müreffeh bir hayat sürer..." (Friedrich Nietzsche)
"...Sanat, hayatınızı kazanmanın bir yolu değildir. Hayatı dayanılır kılmanın bir yoludur.
Ya sanatçı?
Sanatçı, kainatın en azından minnacık bir parçasını, tam da olması gerektiği hale dönüştürür..." (Kurt Vonnegut)
"...Hangi çiçek, diğerini "sarı açtı" diye ayıplar?
Hangi kuş, farklı ötünce diğerine yasak koyar?
Derisinden, dilinden ötürü öldürülüyor insanlar.
Ah insanlar! Her şeyi bulup kendini bulamayanlar..." (Charles Bukowski)
Comments